Türkiye’de elektrikli araç (EV) pazarı hızla büyüyor ve bu büyüme, şarj altyapısı ile doğrudan ilişkilendiriliyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) Ağustos 2025 raporuna göre, şarj soket sayısı artmaya devam ediyor.
Bu haberde, Türkiye’deki AC ve DC şarj altyapısı, tüketim verileri, yeşil enerji kullanımı ve geleceğe dönük öngörüler detaylı şekilde analiz edilecektir.
Türkiye’de Elektrikli Araç Şarj Soketleri
Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye genelinde toplam şarj soket sayısı 33.592’ye ulaştı. Bu sayı, bir önceki aya göre yüzde 2,8 artış gösteriyor.
AC ve DC Soketlerin Durumu
| Tür |
Ağustos 2025 |
Artış Oranı |
| AC (yavaş) |
19.284 |
%2,4 |
| DC (hızlı) |
14.308 |
%3,7 |
Analiz:
-
AC soketler, genellikle şehir içi ve ev tipi kullanım için uygundur.
-
DC soketler ise hızlı şarj imkânı sunar ve uzun yolculuklarda kritik rol oynar.
-
DC soketlerindeki yüzde 3,7’lik artış, Türkiye’nin hızlı şarj altyapısına daha fazla yatırım yaptığını gösteriyor.
Elektrikli Araç Sayısındaki Büyüme
Şarj altyapısındaki artış, Türkiye’deki elektrikli araç sayısına da yansıyor.
-
Ağustos 2025 itibarıyla elektrikli araç sayısı 310.668’e ulaştı.
-
Bu, bir önceki aya göre yüzde 6,5’lik artış anlamına geliyor.
Analiz:
-
Araç sayısındaki büyüme, DC şarj altyapısına yapılan yatırımla paralel ilerliyor.
-
Özellikle şehirlerarası ve otoyol güzergâhlarında hızlı şarj istasyonlarının artırılması, EV sahiplerinin menzil kaygısını azaltıyor.
Tüketim ve Yeşil Enerji Kullanımı
EPDK verilerine göre, ağustos ayında şarj istasyonlarında toplam elektrik tüketimi 55,3 milyon kWh olarak gerçekleşti.
-
Tüketimin %63,8’i yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandı.
-
İstanbul, 12.285 MWh ile en yüksek tüketimi gerçekleştirdi.
-
Bunu Ankara ve İzmir takip etti.
Analiz:
-
Yeşil enerji kullanımının yüksek olması, Türkiye’nin sürdürülebilir şarj altyapısı hedefini destekliyor.
-
Özellikle hızlı DC şarj istasyonlarında yenilenebilir enerji entegrasyonu, karbon ayak izini azaltıyor.
Şehir Bazlı Dağılım
İstanbul
Ankara
İzmir
Analiz: Şehir bazlı tüketim, altyapı yatırımlarının önceliklendirilmesi için kritik veri sağlıyor. İstanbul ve Ankara, hem araç sayısı hem de tüketim yoğunluğu nedeniyle öncelikli bölgeler olarak öne çıkıyor.
DC ve AC Şarj Altyapısının Önemi
AC Şarj (Yavaş)
-
Şehir içi kullanım için ideal
-
Ortalama şarj süresi: 4–8 saat
-
Ev ve işyeri adaptasyonu yüksek
DC Şarj (Hızlı)
-
Uzun yolculuklar ve otoyollar için kritik
-
Ortalama şarj süresi: 30–60 dakika (50–150 kW)
-
Özellikle premium ve uzun menzilli EV modellerinde tercih ediliyor
Analiz:
-
Türkiye’de DC şarj altyapısındaki hızlı artış (%3,7), elektrikli araç sahiplerinin uzun yol kullanımı için güvence sunuyor.
-
AC/DC dengesi, hem şehir içi hem şehirlerarası kullanım için optimize edilmiş bir altyapı sağlıyor.
Türkiye Pazarı ve Gelecek Öngörüleri
-
Araç Sayısı Artışı: 2025 sonunda 350 binin üzerinde elektrikli araç öngörülüyor.
-
DC Altyapı Yatırımları: Hızlı şarj talebinin artmasıyla yeni istasyon yatırımları karayolu güzergahlarında yoğunlaşacak.
-
Yeşil Enerji Kullanımı: Yenilenebilir enerji oranının %70’lere çıkarılması hedefleniyor.
-
Şehirlerarası Entegrasyon: İstanbul-Ankara-İzmir hattında yüksek hızlı DC şarj istasyonları kritik rol oynayacak.
-
Otonom ve Premium Araçlarla Uyumluluk: Yüksek hızlı şarj ve akıllı enerji yönetimi, gelecekteki otonom EV’ler için altyapı hazırlığı sağlıyor.
Şarj İstasyonu Verimliliği
-
AC soket başına ortalama kullanım oranı: %60
-
DC soket başına ortalama kullanım oranı: %75
-
Ortalama günlük enerji tüketimi: 1,65 MWh/soket
-
Yeşil enerji entegrasyonu: %63,8
Sonuç: DC istasyonlar, yüksek yoğunluklu kullanım ve hızlı dolum açısından daha verimli. AC istasyonlar ise şehir içi denge ve uzun süreli parklar için uygun.
Türkiye elektrikli araç pazarı, hem araç sayısı hem de şarj altyapısı açısından hızla büyüyor. Özellikle DC hızlı şarj istasyonlarındaki artış ve yeşil enerji entegrasyonu, sürdürülebilir ve kullanıcı dostu bir ekosistem oluşturuyor.
2025 sonrası için, şarj altyapısı yatırımlarının şehirlerarası ve otoyol güzergahlarına kaydırılması, elektrikli araç sahiplerinin menzil kaygısını azaltacak ve EV kullanımını daha da yaygınlaştıracak.
Türkiye’nin bu alandaki gelişimi, hem yerli üretim hem de ithal elektrikli araçlar için kritik bir rekabet avantajı sağlayacak.
News
