DOLAR 40,7015 0.02%
EURO 47,2204 1.43%
ALTIN 4.394,952,23
BITCOIN 4629285-2.37426%
İstanbul
30°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

Stellantis Markalarına Emisyon Manipülasyonu Şoku

Stellantis Markalarına Emisyon Manipülasyonu Şoku

ABONE OL
Temmuz 31, 2025 07:16
Stellantis Markalarına Emisyon Manipülasyonu Şoku
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hollanda’da görülen bir toplu dava sürecinde Opel, Peugeot, Citroën ve DS markalı dizel araçlarda emisyon testlerini yanıltmaya yönelik yazılım kullanıldığına dair ara karar açıklandı. 2009 yılından itibaren satılan dizel motorlu modelleri kapsayan bu karar, Stellantis çatısı altındaki markalar için ciddi bir itibar ve finansal risk oluşturuyor. Bu gelişme, Volkswagen’in 2015’te patlak veren Dieselgate skandalının ardından otomotiv endüstrisinde yaşanan en ciddi emisyon vakalarından biri olarak değerlendiriliyor.


Emisyon Manipülasyonu Nasıl Gerçekleşti?

Test Koşullarına Özel Yazılım Tanımlaması

Hollanda’daki mahkeme kararında, söz konusu araçlara “emisyon kontrol sistemini test koşullarında yapay olarak çalıştıran yazılım” yerleştirildiği tespit edildi. Bu yazılım, yalnızca laboratuvar ortamında yapılan resmi emisyon testleri sırasında devreye giriyor ve azot oksit (NOx) emisyonunu olduğundan çok daha düşük gösteriyor. Ancak gerçek sürüş koşullarında bu kontrol sistemleri devreden çıkıyor ve araçlar çevreye yasal sınırların çok üzerinde NOx salınımı yapıyor.

Bu tür bir yazılım, Avrupa Birliği emisyon düzenlemeleri olan Euro 5 ve Euro 6 normlarını teknik olarak ihlal ediyor.


Stellantis, AB'nin emisyon hedeflerinden şikayetçi: Fabrikalar kapanabilir  - Ensonhaber

Hangi Modeller Etkilendi?

Peugeot, Citroën ve DS – 2014 ve sonrası dizel araçlar

Mahkeme, bu üç markada özellikle 2014 sonrası piyasaya çıkan modellerde manipülasyon yazılımının bulunduğunu açıkça belirtti.

  • Peugeot 308, 3008, 5008

  • Citroën C4, C5, Berlingo

  • DS3, DS5, DS7 gibi modellerin bu kapsama dahil olduğu değerlendiriliyor.

Opel – 2009’dan itibaren dizel motorlar

Opel içinse mahkeme kararı çok daha geniş kapsamlı: 2009 yılından itibaren üretilen dizel motorlu modellerde benzer yazılımların kullanıldığı tespit edildi. Bu kapsamda:

  • Opel Astra, Insignia, Zafira, Mokka gibi modeller

  • 1.6 CDTI ve 2.0 CDTI motorlar özellikle öne çıkıyor.


Suçlamalar Reddedildi

Stellantis Grubu, mahkemenin verdiği ara kararı “eksik ve hatalı teknik değerlendirmelere dayandığını” belirterek reddetti. Grup, araçların mevcut tüm emisyon mevzuatlarına uygun olarak üretildiğini savunuyor. Ancak bu açıklama, teknik olarak “hata eşiği içinde kontrol sistemi ayarları” gibi hukuki boşluklara dayansa da, mahkeme kararında yer alan teknik tespitleri çürütemedi.


Stellantis'e Emisyon Skandalı İçin 300 Milyon Dolar Ceza - Webtekno

Dieselgate ve Bu Karar Arasındaki Farklar

Volkswagen Vakası ile Benzerlik

2015’te ortaya çıkan Volkswagen Dieselgate skandalı, dünya genelinde 11 milyon aracı kapsayan ve markaya yaklaşık 30 milyar dolara mal olan bir krizdi. Bu skandalda da laboratuvar ortamında düşük emisyon değerleri sağlayan test tespit yazılımı kullanıldığı ortaya çıkmıştı.

Stellantis Vakasında Ne Yeni?

Stellantis’e bağlı markalar için verilen kararlar, test koşullarına göre NOx salımını değiştiren yazılım kullanımı açısından Dieselgate’e çok benzer. Ancak bazı farklar dikkat çekiyor:

  • Daha geniş zaman aralığı: Opel için 2009’dan itibaren 15 yıla yakın bir süreci kapsıyor.

  • Daha fazla marka etkileniyor: 4 farklı marka aynı grup altında manipülasyonla suçlanıyor.

  • Yasal ön süreçte olması: Henüz kesin tazminat kararı verilmemiş durumda.


Avrupa Otomotiv Sektörü İçin Yansımalar

Bu karar, yalnızca Stellantis’i değil, emisyon uyum süreçlerinde manipülasyon şüphesi taşıyan tüm üreticileri yeniden inceleme altına alabilir. Avrupa Birliği regülasyon otoriteleri ve çevre örgütleri, bu tür yazılımların kullanımını “tüketici dolandırıcılığı” ve “çevre suistimali” olarak tanımlıyor.


Stellantis, yeni hibrit şanzımanı için 229 milyon $ yatırım yapacak! -  Hardware Plus - HWP

Kullanıcıları Ne Bekliyor?

Satışlar ve İkinci El Etkisi

Türkiye’de 2009’dan itibaren Opel, Peugeot ve Citroën dizel modelleri oldukça yüksek satış rakamlarına ulaştı. Bu bağlamda, karardan etkilenen araçların büyük bölümü halen Türkiye yollarında.

Etkilenme potansiyeli:

  • 2010–2020 arası Türkiye’de satılan Peugeot ve Opel dizel araç sayısı: yaklaşık 500.000 araç

  • En çok etkilenen segment: Kompakt SUV ve C segmenti sedan modeller

Tüketici Hakları Ne Durumda?

Türkiye’de henüz bu karar çerçevesinde açılmış toplu dava bulunmuyor. Ancak Avrupa’daki davaların sonucuna göre Türkiye’de de tazminat talepleri, geri çağırma kampanyaları veya emisyon yazılımı güncellemeleri gündeme gelebilir.


Teknik Düzenleme Seçenekleri ve Yazılım Güncellemeleri

Eğer mahkeme nihai kararında araçlarda manipülatif yazılım olduğuna ve bu yazılımın kaldırılması gerektiğine hükmederse, araçların yeniden programlanması gerekebilir.

Bu durumda:

  • Gerçek emisyon değerleri artacak

  • Yakıt tüketimi ve motor performansı düşebilir

  • Müşteri memnuniyetinde ciddi düşüş yaşanabilir

Volkswagen örneğinde, yazılım güncellemeleri sonrası kullanıcılar performans ve tüketim şikayetlerini sıkça dile getirmişti.


Stellantis ve Emisyon Stratejileri

Stellantis elektrikli otomobil yatırımlarını hızla sürdürüyor | Otoajanda

Elektrikli Dönüşüm Hızlanacak

Bu skandal, Stellantis’in elektrikli mobilite yatırımlarını hızlandırmasına neden olabilir. Zira:

  • Grubun 2030 hedefi: Avrupa’da %100 elektrikli araç satışı

  • Opel ve Peugeot markalarının elektrikli versiyonları (Peugeot e-3008, Opel Astra Electric) yaygınlaştırılıyor

Güven ve İtibar Yeniden İnşa Edilmeli

Markaların özellikle Avrupa ve Türkiye’deki sadık kullanıcı kitlesi, bu tür haberlerle büyük güven kaybı yaşayabilir. Bu nedenle Stellantis’in şeffaf ve hızlı bir şekilde:

  • Sorumluluk alması

  • Teknik düzeltmeleri duyurması

  • Gerekirse tazminat ve takas programları sunması

    … marka değerini koruması açısından kritik öneme sahip.


Sektörün Temiz Yüzü Kirleniyor mu?

Opel, Peugeot, Citroën ve DS markalarının da dahil olduğu Stellantis grubu, emisyon manipülasyonu iddialarıyla karşı karşıya kalan son büyük otomotiv üreticisi oldu. Avrupa’da çevre bilincinin ve tüketici haklarının artmasıyla birlikte, bu tür davalar yalnızca maddi değil, marka itibarı açısından da yıkıcı sonuçlara yol açıyor.


Stellantis, elektrikli araçlarının menzilini 800 kilometreye çıkaracak

Avrupa’da otomotiv sektörü, sadece teknik mühendislik başarısıyla değil, etik ve çevresel sorumluluk alanındaki performansıyla da değerlendiriliyor. Bu karar, içten yanmalı motorların zayıf noktalarını bir kez daha gözler önüne serdi. Elektrikli dönüşüm kaçınılmaz, ancak bu süreçte markaların geçmişle hesaplaşmadan geleceğe ilerlemesi mümkün değil.

Otomobil Haberleri

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.