Türkiye otomotiv sanayii, küresel rekabet ve yerel talep dengesini korumak için 2025’in ilk sekiz ayında dikkat çekici bir performans sergiledi. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) tarafından açıklanan veriler, üretim, ihracat ve pazar büyüklüğü açısından sektörün stratejik durumunu gözler önüne seriyor.
Bu raporda, veriler detaylı teknik analiz ve sektör perspektifi ile yorumlanarak, Türkiye otomotivinin güçlü ve zayıf yönleri ortaya konuluyor.
2025’in ocak-ağustos döneminde Türkiye’de toplam otomotiv üretimi 908.238 adet olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı dönemine göre üretim %4 oranında artış gösterdi. Otomobil üretimi ise hafif bir düşüşle 564.482 adet olarak kaydedildi. Traktör üretimi ile birlikte toplam üretim 928.081 adede ulaştı. Bu durum, traktör ve ticari araç segmentlerinin üretime sağladığı katkıyı net biçimde gösteriyor.
Segment bazlı üretim detayları:
Ticari araç: %13 artış
Hafif ticari araç: %15 artış
Ağır ticari araç: %6 düşüş
Bu veriler, hafif ticari araç segmentinin Türkiye’deki lojistik ve e-ticaret odaklı büyüme ile paralel olarak genişlediğini, ağır ticari araç segmentinin ise talep dalgalanmalarına bağlı olarak gerilediğini gösteriyor.
Kapasite Kullanım Oranları:
Genel: %64
Hafif araçlar (otomobil + hafif ticari): %65
Kamyon grubu: %54
Otobüs-midibüs: %64
Traktör: %40
Kapasite kullanım oranları, sektörün üretim esnekliğini ve talep dalgalanmalarına adaptasyon yeteneğini ortaya koyuyor. Özellikle hafif araç segmentinde %65’lik kullanım oranı, mevcut tesislerin optimum kapasite ile çalıştığını gösteriyor.
2025’in ocak-ağustos döneminde Türkiye otomotiv ihracatı 682.743 adet olarak kaydedildi. Adet bazında ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre %7 arttı.
Otomobil ihracatı: %6 düşüş
Ticari araç ihracatı: %29 artış
Traktör ihracatı: %30 düşüş (7.218 adet)
Dolar bazında ise toplam otomotiv ihracatı 26,1 milyar USD olarak gerçekleşti ve yıllık artış %12 seviyesinde oldu.
Ana sanayi ihracatı: %16 artış
Tedarik sanayi ihracatı: %7 artış
Otomobil ihracatı: %11 artış (7,5 milyar USD)
Bu veriler, Türkiye otomotiv sanayinin ihracatta hem miktar hem de gelir açısından istikrarlı büyümesini gösteriyor. Özellikle ticari araç segmentindeki ihracat artışı, küresel lojistik ve hafif ticari talep artışına bağlı olarak yüksek performans sergiliyor.
Teknik analiz açısından:
Döviz bazlı gelir artışı, üretim maliyetlerindeki TL dalgalanmalarına karşı ihracatın koruma sağladığını gösteriyor.
Ticari araç ihracatındaki %29’luk artış, hem segmentin üretim kapasitesini hem de lojistik talep öngörülerini optimize ettiğini ortaya koyuyor.
2025’in ocak-ağustos döneminde toplam araç pazarı 844.761 adet olarak kaydedildi ve yıllık artış %7 oldu. Otomobil pazarı ise %8 büyüyerek 654.413 adede ulaştı.
Ticari araç pazarı: %2 büyüme
Hafif ticari araç pazarı: %4 büyüme
Ağır ticari araç pazarı: %10 düşüş
Yerli araç payı:
Otomobil: %29 (2024 ile aynı seviyede)
Hafif ticari araç: %20 (2024’ün %30 seviyesinden düşüş)
Bu veriler, yerli üretim araçların otomobil segmentinde sabit kalırken, hafif ticari araç segmentinde düşüş yaşadığını gösteriyor. Uzmanlar, yerli üretim payındaki düşüşü, ithal araçların fiyat rekabeti ve tüketici tercihlerine bağlıyor.
Teknik analiz perspektifi:
Otomobil segmentinde %29 yerli pay, Türkiye’nin küresel otomotiv tedarik zincirindeki bağımlılığını azaltan sınırlı bir korunma alanı sunuyor.
Hafif ticari araç segmentinde düşen yerli pay, lojistik ve e-ticaret şirketlerinin fiyat duyarlılığı ile ilişkilendirilebilir.
Otomobil Segmenti:
Türkiye pazarında otomobil talebi %8 artmış durumda.
Elektrikli ve hibrit araçlar, toplam otomobil satışlarının artışında en hızlı büyüyen alt segment olarak öne çıkıyor.
Özellikle şehir içi kullanım ve SUV segmenti, tüketici taleplerini belirliyor.
Ticari Araç Segmenti:
Hafif ticari araç talebi %4 artış göstermiş, lojistik sektöründeki hızlı büyüme ile paralel.
Ağır ticari araç pazarındaki %10’luk düşüş, filo yönetimi ve enerji maliyetlerindeki artışa bağlı olarak gözlemleniyor.
Traktör Segmenti:
%30 ihracat düşüşü ve %40 kapasite kullanımı, tarım sektöründeki iç talep dalgalanmaları ve ihracat pazarlarındaki rekabet ile ilişkilendiriliyor.
Türkiye otomotiv sanayii, farklı segmentlerde farklı kapasite kullanım oranları ile çalışıyor. Hafif araç segmentinde %65 kapasite kullanım oranı, üretim tesislerinin optimum seviyede işlediğini gösteriyor. Ağır ticari araç grubunda %54 kapasite kullanımı, talep düşüşüne karşı üretim planlamasında esneklik sağlandığını gösteriyor. Traktör segmentindeki %40 kullanım oranı ise düşük talebin ve ihracat pazarındaki belirsizliğin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Teknik analiz:
Yüksek kapasite kullanımı, birim maliyetlerin düşürülmesini ve rekabetçi fiyatlandırmayı destekler.
Düşük kapasite kullanımı, özellikle ağır ticari araç ve traktör segmentlerinde, stok yönetimi ve üretim optimizasyonu stratejilerinin geliştirilmesini gerektiriyor.
Elektrifikasyon ve hibrit araç talebi: Türkiye otomobil pazarında elektrikli ve hibrit modellerin payı giderek artıyor. Bu trend, yerli üretim stratejileri ve altyapı yatırımlarını belirlemede kritik rol oynuyor.
Ticari araç ve lojistik odaklı büyüme: Hafif ticari araç segmentinde hem üretim hem de ihracat artışı, e-ticaret ve şehir içi dağıtımın genişlemesine bağlı olarak devam ediyor.
İhracatta dolar bazlı gelir artışı: Ana sanayi ihracatındaki %16 artış, Türkiye’nin küresel otomotiv değer zincirinde güçlü konumunu koruduğunu gösteriyor.
Yerli üretim payındaki dalgalanmalar: Otomobil ve hafif ticari araç segmentlerinde yerli payın azalması, fiyat rekabeti ve tüketici tercihleri ile ilişkilendiriliyor.
Stratejik Öneriler:
Yerli üretim teşviklerinin artırılması ve Ar-Ge yatırımlarının hızlandırılması, yerli payın korunmasına katkı sağlar.
Hafif ticari araç segmentinde üretim kapasitesinin artırılması, lojistik ve e-ticaret talebine hızlı yanıt sağlar.
Elektrikli ve hibrit araç üretim altyapısına yatırım, hem ihracat hem de iç pazar talebini karşılayabilir.
Stok yönetimi ve kapasite optimizasyonu, ağır ticari araç ve traktör segmentinde verimliliği artırabilir.
2025’in ilk sekiz ayında Türkiye otomotiv sektörü, üretim ve ihracatta büyümesini sürdürürken, pazar verileri segment bazlı farklılıklar gösteriyor. Hafif ticari araç segmenti güçlü büyümesini korurken, ağır ticari araç ve traktör segmentlerinde düşüş gözlemleniyor. Yerli otomobil üretim payı %29 seviyesinde sabit kalırken, hafif ticari araçta düşüş mevcut. İhracat gelirleri ise dolar bazında artış göstererek, Türkiye otomotivinin küresel pazarda rekabetçi konumunu pekiştiriyor.
Sektörün geleceğinde, elektrikli ve hibrit araçların payının artması, hafif ticari araç segmentinde lojistik odaklı büyüme, kapasite kullanımı ve üretim optimizasyonu, Türkiye otomotivinin stratejik önceliklerini oluşturacak. Bu veriler, hem yatırımcılar hem de sektör paydaşları için yol gösterici nitelikte olup, Türkiye otomotiv sanayisinin 2025 sonrası planlamaları açısından kritik bir çerçeve sunuyor.
KAMPANYALAR
18 Eylül 2025KAMPANYALAR
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025İNCELEMELER
18 Eylül 2025SEKTÖREL
18 Eylül 2025SEKTÖREL
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025KAMPANYALAR
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025MARKALAR
18 Eylül 2025