2025 yılı Temmuz ayında Türkiye otomotiv pazarı, son on yılın en canlı dönemlerinden birini yaşadı. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) tarafından açıklanan verilere göre, Temmuz ayında toplam 107.718 adet sıfır otomobil ve hafif ticari araç satıldı. Bu satış adedi, sadece geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre değil, aynı zamanda son 10 yılın Temmuz ayı ortalamasına kıyasla %55,9’luk ciddi bir artışı ifade ediyor.
Bu sonuç, Türkiye ekonomisindeki dalgalanmalara rağmen otomotiv sektörünün ve tüketicilerin araç talebindeki canlılığını ortaya koyarken, sektörde yaşanan yapısal dönüşümlerin ve yeni teknolojilere adaptasyonun da göstergesi olarak değerlendirilebilir.
2025’in ilk yedi aylık döneminde otomotiv satışları toplamda 715.695 adet olarak gerçekleşti. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %6,5 artış anlamına geliyor. Bu büyümede otomobil satışları %6,68 artışla 572.198 adede, hafif ticari araç satışları ise %5,77 artışla 143.497 adede ulaştı.
Bu veriler, otomotiv sektöründe hem ekonomik belirsizliklere rağmen güçlü bir talebin devam ettiğini hem de tüketicilerin tercihlerinde yeni teknolojilere doğru kaymanın etkisini yansıtıyor.
Türkiye otomobil pazarında gövde tipi tercihlerinde SUV segmentinin üstünlüğü bariz şekilde görülüyor. İlk yedi ayda satılan otomobillerin:
%62,6’sı SUV (357.984 adet)
%22,2’si Sedan (126.928 adet)
%14,4’ü Hatchback (82.184 adet)
Bu oranlar, Türkiye’de otomobil kullanıcılarının geniş iç hacim, yüksek sürüş pozisyonu ve çok yönlülük gibi SUV avantajlarını tercih ettiğini net biçimde gösteriyor. Dünya genelinde de benzer trendler gözlemlense de Türkiye’de SUV talebinin pazar payının bu denli yüksek olması dikkat çekici.
Türkiye otomobil pazarındaki teknolojik dönüşüm, yakıt türü bazında da kendini net biçimde gösteriyor. Benzinli araçlar pazarda lider konumda olsa da payı %46,5’e gerilemiş durumda. Buna karşılık hibrit ve elektrikli araçlar hızla yükseliyor:
Yakıt Türü | Satış Adedi | Pazar Payı |
---|---|---|
Benzinli | 266.095 | %46,5 |
Hibrit | 153.363 | %26,8 |
Elektrikli | 103.310 | %18,1 |
Dizel | 45.678 | %8,0 |
Dizel araçların pazar payındaki düşüş, hem çevresel kaygılar hem de artan bakım ve yakıt maliyetleri nedeniyle kullanıcıların elektrikli ve hibrit araçlara yöneldiğini gösteriyor. Hibrit ve elektrikli araçların toplam %45’lik payı, Türkiye pazarının yakın gelecekte tamamen elektrikli araçlara doğru kayabileceğinin sinyali olarak yorumlanabilir.
Elektrikli araç satışlarında özellikle yüksek güçlü modellerin yükselişi dikkat çekici. 160 kW üzeri elektrikli araçların satışları %233,2 artarken, daha düşük güçlü elektrikli araçlar da %108,6 oranında büyüdü. Bu durum, Türkiye’de sadece giriş seviyesi elektrikli modellerin değil, aynı zamanda premium ve performans odaklı elektrikli araçlara yönelik talebin de hızla arttığını ortaya koyuyor.
Bu büyüme, Tesla, Volkswagen ID serisi, BMW iX3 gibi markaların Türkiye pazarına daha fazla yatırım yapmasını ve çeşitlendirilmiş model portföylerini genişletmesini tetikliyor.
Türkiye otomotiv pazarında segment bazlı dağılım incelendiğinde, A, B ve C segmentlerinin %81,5’lik payla pazarı domine ettiği görülüyor. Bu üç segment içinde özellikle C segmenti %55,6’lık oranla en büyük paya sahip. C segmenti araçlar, fiyat-performans dengesi, geniş model seçenekleri ve kullanım kolaylığı nedeniyle tüketiciler tarafından yoğun ilgi görüyor.
SUV segmentindeki baskınlık da büyük oranda bu C segmentindeki SUV modellerinin satış performansıyla doğrudan ilişkili.
Türkiye’de elektrikli araç kullanımının artmasıyla birlikte hızlı şarj altyapısına yapılan yatırımlar da hızlandı. Ancak Avrupa standartlarının gerisinde kalınmaması için altyapı yatırımlarının hızla artırılması gerekiyor. Devlet teşvikleri ve özel sektör yatırımlarıyla 2030’a kadar Türkiye genelinde hızlı şarj istasyonu sayısının önemli ölçüde artması bekleniyor.
Otomotivde yerli üretim hamleleri, özellikle elektrikli araç ve batarya üretimi alanında önemli avantajlar sunacak. Türkiye’nin batarya teknolojileri ve elektrikli araç üretimi konusunda yatırımlarını artırması, pazarın rekabet gücünü ve sürdürülebilir büyümesini destekleyecek.
ÖTV düzenlemeleri ve elektrikli araç teşviklerinin mevcut şekilde devam etmesi, tüketicilerin elektrikli ve hibrit araçlara yönelmesini kolaylaştıracak. Ayrıca vergi düzenlemelerinin dinamik yapıya kavuşması, pazardaki segmentasyonun daha sağlıklı gelişmesini sağlayacak.
Temmuz 2025 verileri, Türkiye otomotiv pazarının güçlü bir büyüme trendinde olduğunu ve teknolojik dönüşümün hızlandığını gösteriyor. SUV segmentindeki hakimiyet ve elektrikli-hibrit araçlarda yaşanan hızlı artış, sektörün geleceğinin sürdürülebilir ve inovatif çözümlerde olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye’nin bu dinamik yapıyı destekleyen altyapı, üretim ve teşvik politikalarıyla güçlendirmesi, pazarın küresel standartlarla uyumlu hale gelmesini sağlayacak.
KAMPANYALAR
4 gün önceMARKALAR
5 gün önceİNCELEMELER
28 gün önceSEKTÖREL
04 Ağustos 2025SEKTÖREL
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025KAMPANYALAR
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025MARKALAR
04 Ağustos 2025